Trabzon Kaleleri (Surlar)
Kuruluşu çok eski yıllara uzanan surların kaynaklara göre MÖ. 5. yy. da varlığı bilinmekte olup çeşitli dönemlerde ve günümüzde onarılmış ve yenilenmiştir.Onarım ve yenileme çalışmaları bugünde devam etmektedir. Güneyden kuzeye yukarı hisar veya iç kale, ortahisar ile kuzey hisar veya aşağı hisar olmak üzere üç bölüme ayrılır.
Yukarı Hisar: İç kaleyi koruyan ve akropol vasıtası gören bu kısım en eski ve şehrin içinde kapalı bir site idi. İlk yaptırıldığı tarih MÖ 2000 yıllarına kadar gitmektedir. Doruğunda İmparator ve imparotireçenin ikametgahları, bunların etrafında kendilerine soylular soylusu Küra Polates, Sezar ünvanları verilmiş prensler veya evlat edinenlerin binaları bulunurdu. Bu binalardan başka kale muhafızlığı, katip ve hizmetçiler sınıfının bulunduğu yapılar yer almakta idi.
Evliya Çelebi Trabzon kalesinin bu kısmından ''Trabzon kalesi üç bölktür,birine aşağı hisar diğerine ortahisar iç kalesine de kule hisar derler. Fakat dağ tarafında cehennem kuyusuna benzer bir derin hendeği vardır ki yetmiş yedi adam girer.'' diye bahseder.
Ortahisar: Yukarı hisar ve iç kalenin devamı olan bu kısım yamuksu şekildedir.İç kaleden bu kısma iki kapı ile geçilmekteydi. Bu bölümde ortahisar camii eski hükümet konağı, zağnos Köprüsüikule ve çifte hamamlar, Amasya camisi, Şirin Hatun camii, Musa Paşa camii yer alır. (Kule hamamı çifte hamamı Amasya camii günümüzde yıkık durumdadır.) Bu kısımdaki surlar Trabzon İmparatoru Alexsioz II.(1297-1330) zamanında yukarı hisardan aşağı hisara kadar yaptırılmıştır.
Aşağı Hisar: Bu kale batıdan Zağnos burcunun yanı başından başlayıp denize kadar inen surlardan meydana gelmiştir. Bu kısım surların Sotka kapısı adı verilen iki kapısı bulunur.Günümüzde ''Kale Kapısı'' ismi verilen mevkide suru delinerek taşıtların geçmesine elverişli duruma getirilen kısmı daha yüksek duvarlardan meydana gelmiştir.
Aşağı Hisarın çevrelemiş olduğu bölgede St. Andrea kilisesi (Molla Siyah Camii,Hoca Halil camii, Pazarkapı Camii, Kundupoğlu ve yarımbıyıkoğlu evleri evleri,sekiz direkli hamam,tophane hamamı,Hacı Arif hamamı,İskenderpaşa Çeşmelri gibi tarihi eserler yer almaktadır.
Atatürk Köşkü
Soğuksu semtinde küçük bir çam korusu içinde yer alır.Yirminci yüzyılın hemen başında yaptırılmış 1923 den sonra hazineye kalmıştır.
Büyük Önder Atatürk 1934 ve 1937 yıllarındaki Trabzon ziyaretlerinde bu köşkte konuk edilmiştir. O'nun ölümünden sonra Trabzon belediyesi tarafından o dönemde kullanılan eşyalarla dekore edilerek Atatürk müzesi olarak ziyarete açılmıştır.
Avrupa mimari tarzında inşa edilen köşk üç + yarım katlı taş bir yapıdır. Dışdaki taşkın saçaklarda ahşap, içte,tavanlarda alçı süslemelere yer verilmiştir.
Ulu önderimiz 1937 yılında vasiyetnamesinin bir bölümünü bu konakta yazmıştır.
Günümüzde müze olarak paylaşılan Atatürk köşkü yerli ve yabancı konuklarca ziyaret edilmekte ve kent turizminde önemli rol oynamaktadır.
Müzeler:
1. Ayasofya Müzesi:
Kentin batı girişinde bulunan yapı anıt-müze olarak hizmet vermektedir. İstanbul'un Latin'ler tarafından işgalinden sonra kaçan ve Trabzon'da 1204 yılında devlet kuran Komnenos ailesinden Kral I. Manuel (1238-1263) tarafından 1250-1260 yılları arasında (13.yy.) yaptırılan ve bir manastır kilisesi olarak inşa edilmiştir.
Osmanlı döneminde camiye dönüştürülmüş,1926-1918 yılları arasında Rus işgalinde askeri depo olarak kullanılmıştır.1958-1962 yılları arasında Edinburg Üniversitesi ve Vakıflar Genel Müdürlüğü işbirliği ile restore edilerek 1964 yılında müzeye çevrilmiştir.
2. Trabzon Müzesi (Eski Kız Meslek Lisesi):
Cumhuriyet mahallesi zeytinlik sokakta bulunan bina yirminci yüzyılın başlarında rus asıllı bir zengin tarafından yaptırılmıştır. 1923'ten sonra hazineye kalan bina uzun yıllar Kız Meslek Lisesi olarak kullanılmış 1987 yılında müze olarak kullanılmak üzere Kültür ve Turizm Bakanlığına tahsis edilmiştir.
İtalyan mimarisinin etkisi ile yaptırılan bina, bodrum üzeri üç katlıdır. İçteki mimari elemanların çoğu Avrupa dan getirilmiş olup birinci sınıf işçiliğe sahiptir. Zemin kattaki tüm mekanlar alçı ve kalem işi bezemelidir.
Günümüzde onarılan bina düzenlenerek 2000 yılının Nisan ayından itibaren ''Trabzon Müzesi'' olarak etnografik eserlerin sergilenmesine ve turistlerin ziyaretine açılmıştır.
Bedestan (Ceneviz Hanı):
Bir ticaret yapısı olan Bedestan çarşı mahallesinde ve çarşı camiinin kuzeyinde yer almaktadır. Kareye yakın bir planı olan binanın her cephede birer kapısı bulunmaktadır. İçerde bulunan tuğla kemerler kapıyı kemerlemektedir.Yapının ortasında bulunan dört fil ayağı üzerine kubbesi oturtulmuştu. Yapının kitabesi görülmemiş isede: Evliya Çelebi bu eseri h.1057(1647) yılında görmüş, bina sahipleri ve buradaki halktan ''çarşıların en seçmesi mumhane kapısındaki taşra esnafıdır. Kargir yapı bir Bedesteni vardır ki içindekiler zengin, eli açık, muhterem, vakarlı bezirganlardır.'' bahsettiği halde eserin yaptırıldığı tarihle ilgili hiç bir şey söylememektedir. Halbuki Trabzondaki diğer yapıların tarihinden Evliya Çelebi söz etmektedir.